Adnan Polat'lı uydurma haber nasıl gerçek oldu?

İŞTE O MUHTEŞEM ANININ HİKAYESİ
 
''Sanırım 2006-2007 sezonuydu. Sabah Gazetesi spor servisindeyiz o dönem. Son yıllarda adeta klasik hale gelmiş olduğu üzerne yine bir Fenerbahçe ile Galatasaray zirve için çekişiyor.

Ligin devre arası ve sezonun ikinci yarısının başlamasına birkaç gün kalmış. Güzel bir Galatasaray manşetimiz var. İdmandan da çok güzel bir foroğraf çekmiş rahmetli Süleyman Gültekin.

Sayfa toplantısında 'Ana sayfayı Galatasaray yapalım' kararı verdik. Gazeteleri okumaya arka kapaktan başlayanlar bilir; arka kapağı sağa çevirirsiniz, solda karşınızda büyük puntolu manşetlerde gözünüze batan sayfa var ya; hah işte o spor ana sayfasıdır.

Neyse sayfayı çizdik, manşeti çaktık, fotoğrafı göbeğe oturttuk. İkinci manşet, kısalar falan derken sayfada orta halli küçük bir alan boş kaldı. Mizanpaj onu gerektirdi. İlla oraya bir haber lazım. Aradık taradık yok. Koca Galatasaray sayfasına başka takım haberi de koymak istemedik. Birden aklıma geldi; dönemin başkan yardımcısı Adnan Polat, Florya'yı ziyaret etmişti. Fenerbahçe, Galatasaray'dan birkaç puan öndeydi. ''Yazın'' dedim; ''Adnan Polat futbolcularına seslenmiş olsun ve desin ki; 'Fener ilk 3 haftada kesin puan kaybedecek. Yeter ki siz kazanın' Bunu da sayfanın üçüncü haberi olarak koyalım.'' 

Editör arkadaşlar yazdılar. Adnan Polat, Florya ziyaretinde oyuncularla da konuşmuş ve Fener'in sezonun ikinci yarısındaki ilk üç haftada puan kaybedeceği kehanetinde bulunmuştu. Ne de olsa 20:45 kehanetinin mucizdiydi.

Gazete çıktı. Haber kulüp aleyhinde bir şey içermediği için yalanlanmadı tabi... Üç gün sezonra sezonun 2. yarısının ilk maçında Fenerbahçe yenildi. Adnan Polat'ın tahmini daha ilk haftadan tutmuştu!

Fenerbahçe'nin maç sayfasını yaparken bir editör arkadaş; ''Abi, Polat'ın kehaneti tuttu diye girelim mi geçen günkü haberi'' dedi. Maç sayfalarından birine kendi uydurduğumuz haberi de girdik.

Bir gün sonra Galatasaray kendi maçını kazandı. Puan farkı 3 puan azalmıştı. Maç sonu kameralara konuşan Adnan Polat'tan başkası değildi. Bir TV muhaberi arkadaşımız Polat'a bizim haberimizi tam da doğru anlamadan şu soruyu sordu: ''Adnan bey, siz Fenerbahçe'nin ligin ilk maçında 3 puan kaybedeceğini söylemiştiniz. Tahmininz tuttu.''

Polat bombayı patlattı: ''Hayır. Ben ilk 3 hafta içinde puan kaybedeceklerini söylemiştim. Ama daha llk haftadan 3 puan kaybettiler.''

Tamamen bizim uydurduğumuz haber, ertesi gün Polat'ın ağzından doğrulanmış; tüm basında manşetlerde yer almıştı. Epey bir süre sonra Adnan Polat ile bir sohbetimizde 'Abi bu kadar olur'' diye gülerek durumu anlattım. ''Kardeşim, ben gerçekten öyle bir şeyler söylemiştim oyunculara'' diye gülerek cevap vermişti.

Artık o gün bize mi malum oldu; Adnan abi bozuntuya mı vermedi bilemiyorum. Spor gazetelerinde yöneticilik yaptığım 4 yıl boyunca muhabir ya da yazarımdan duymadan, tamamen kendimizin oturup planlayarak yaptığımız ilk ve tek haberin öyküsü böyle. Doğru olduğunu bildiğimiz ya da istihbarat kaynaklarına güvendiğimiz bazı haberlerimiz yalanlasa da yöneticilik hayatımın ilk ve tek gerçek uydurma haberi bırakın yalanlanmayı bir dönem konuşulan fenomen haline geldi.

Spor gazeteciliği yapan herkesin benzer bir anısı vardır. Benim de tek anım buydu. FİTBOL dergisinin KAFA'sına da böyle bit anı yakışırdı. Şimdi düşünün bakalım; bu yazı uydurma mı yoksa gerçekten yaşanmışlık anlatımı mı...